Yazı Üslubu & Stili Nedir?
Yazı yazmak insanlığın en önemli buluşları arasında ve en keyifli uğraşlarından biri. Hayatın her alanındaki iletişim yazı ile çok daha güçlü ve kalıcı hale geliyor. Ses tonu, beden dili ve mimikler gibi konuşma sırasında mesajı güçlendiren unsurlar yazıda bulunmuyor. Yazarken mesajı güçlendiren, mimik ve ses tonu etkisini karşı tarafa geçiren olguya ise stil ve üslup diyoruz. “Yazı üslubu nedir?” sorusunun yanıtı da metinlere ruhunu veren güçlendirilmiş duygu halinde saklı. Her ne yazıyorsak yazalım yazı üslubu ve stil çok büyük önem taşıyor. Akademik tez de kaleme alsak, kişisel e-posta da yazsak, sosyal medya için paylaşım da hazırlasak metnimizin ruhunu ve duygusunu üslup ve stil belirliyor.
Yazı yazmak sadece birtakım sözcükleri anlamlı biçimde bir araya getirmek olmadığından düşünceyi duyguyu veya bilgiyi en doğru biçimde aktarabilmek gerekiyor. Yazı oluşturma sanatını doğru biçimde icra etmek için üslup ve stilin gücünü anlamak önem taşıyor.
Yazı Stili Nedir? Yazarın Parmak İzi
Yazarların kendilerine özgü yazı yazma biçimine yazı stili deniyor. Her insanın kendine özgü yürüyüş şekli ya da parmak izi olması gibi, her yazarın kendine has yazı stili bulunur. Yazarın kimliği olarak da tanımlanabilecek olan yazı stili, zamanla bir tutarlılık oluşturuyor ve yazarın kimliğini ortaya koyuyor.
Yazı stilini anlamak ve yorumlamak için yazı oluşturmak ile ilgili temel bileşenleri bilmek gerekiyor. Öncelikle yazıda seçilen sözcükler yazar hakkında fikir veriyor. ‘Problem’ yerine ‘sorunsal’, ‘yapmak’ yerine ‘icra etmek’ gibi sözcükler kullanıyorsa yazarın stilinin daha resmi olduğunu söylemek mümkün. Yazı oluşturmak için günlük dildeki yalın ve anlaşılır sözcükleri tercih ediyorsa samimi bir stil kullandığını anlıyoruz. Bazı metinler uzun cümleler, karmaşık paragraflar ve derin kurgu içerirken, bazılarında net ve vurucu cümleler yer alıyor. Cümle uzunluğu ve karmaşıklığı gibi unsurların yanında, cümlenin etken ya da edilgen kurulmuş olması da yazı stili tercihi olarak öne çıkıyor.
Yazıda ifade edilen görüşlerin nasıl tasnif edildiği, paragraf yapılarının nasıl belirlendiği söz konusu metnin akışını ve dolayısıyla stili doğrudan etkiliyor. Edebi sanatları kullanma sıklığı ve biçimi yazarın stiline dair önemli ipuçları sunuyor. Metafor, teşbih, analoji gibi edebi sanatlar kullanan bir yazar okuma keyfi daha yüksek metinler çıkarırken, okura yazar hakkında bilgi veriyor. Yazı stili, yazarın ne söylediği ile değil, nasıl söylediği ile ilgili bir kavram. Söyleyiş şekli aynı yazarın değişik türlerdeki yazılarında dahi fark edilebiliyor ve yazı stili bu özelliğiyle yazarın parmak izine benzetiliyor.
Yazı Üslubu Nedir? Metnin Duygusu ve Ruhu
Yazı stili yazarın parmak izi olarak tanımlanırken, yazı üslubu için metnin ruhu ve uyandırdığı duygu tespiti yapmak mümkün. Yazarın metni yazarken konuya yaklaşma biçimi, okuyucuya karşı takındığı tavır yazı üslubunu belirleyen unsurlar olarak öne çıkıyor. Stil daha kalıcı ve yazara bağlı iken, üslupta esas olarak metin öne çıkıyor. Metnin amacı, konusu, hedef kitlesi yazı üslubunu belirliyor.
Yazı üslubu nedir sorusuna en doğru yanıtı bulabilmek için üslup türlerini öğrenmek ve aralarında karşılaştırmalar yapabilmek gerekiyor. Resmi üslup adından da anlaşılacağı üzere hukuki metinler, kurumsal yazışmalar ve akademik eserlerde sıklıkla karşımıza çıkıyor. Nesnel ve ciddi tonda olan resmi üslup, ikinci çoğul dilini kullanıyor ve içinde asla argoya yer vermiyor. Samimi ve sohbet havasındaki üslubu ise bloglarda, sosyal medyada, kişisel mektuplarda görmek mümkün. Metni okuyan ile doğrudan bir bağ kurmayı amaçlayan samimi üslup, ikinci tekil şahıs dilini kullanıyor, sorular soruyor, samimi ve sıcak bir atmosfer yaratıyor.
Mizahi üslup ise alaycı ve okuru güldürmeyi esas alan yapısıyla biliniyor. İroni, abartı ve sözcük oyunları gibi unsurları içeriyor. İkna edici üslupta ise argümanlarla karşıdakini ikna etme çabası öne çıkıyor; duygusal ve mantıksal gerekçelerle bir fikre kazandırmaya, hatta eyleme yönlendirmeye çalışıyor. Bu üslup genellikle pazarlama metinleri, reklamlar ve fikir yazılarında yer alıyor. Kısmen ikna edici üsluba benzeyen didaktik üslup da argüman ve bilgi sunuyor ancak daha açık, net ve doğrudan bir dil kullanılıyor. Öğretici metinler ve kullanım kılavuzları gibi metinler bu üslupla yazılıyor. Okuyucunun duygularını anladığını ve paylaştığını hissettiren üslup ise empatik üslup oluyor. Bu üslup, hassas konularda ve müşteri iletişiminde sıklıkla yer buluyor.
Yazı Stili ile Yazı Üslubu Arasındaki Farklar Nelerdir?
Yazı stili, yapısal tercih olarak öne çıkıyor; yazı üslubu ise yazarın bireysel ve estetik anlatım biçimi olarak tanımlanıyor. Yazarın kendi özgün stilini koruyarak farklı üsluplarda yazmayı başarabiliyor. Örneğin aynı gazeteci, siyaset sayfasında ciddi fikir yazıları kaleme alırken, gazetenin hafta sonu ekinde mizahi bir üslupla gezi yazısı yazabiliyor. Yazı stili benzer kalsa da üslup yazının niteliği, formu ve özelliklerine göre tamamen değişiyor. Yazı stili ve yazı üslubu arasındaki temel farkları anlamak için bazı unsurları göz önünde bulundurmak gerekiyor:
• Yazı stili yazar odaklı olarak kişisel ve teknik tercihleri içeriyor; yazı üslubu metin ve okuyucu odaklı olarak metnin duygusunu ifade ediyor.
• Kalıcı ve tutarlı olan yazı stili kolay kolay değişmiyor; yazı üslubu konuya ve hedef kitleye göre değişiyor.
• Stil aynı yazarın farklı metinlerinde kendini gösteriyor; yazı üslubu metne has bir tavır ve duygu olarak değişken bir çizgi izliyor.
• Yazı stili yazarın “nasıl” yazdığıyla ilgilenirken, üslup ise ağırlıkla “yazının okura ne hissettirdiği” ile ilgileniyor.
• Stil yazarın kim olduğunuzu gösteren kıyafet gibi düşünülürken, üslup o kıyafetlerle gidilen davette ortamın gerektirdiği biçimde takınılan tavra deniyor.
Etkili Bir Yazı için Stil ve Üslubu Birlikte Kullanmak
İyi bir yazı oluşturmak usta şefin yemek hazırlamasına benziyor; stil eldeki kaliteli malzemelerse üslup da o malzemeleri bir araya getirip pişirme tekniğini anlatıyor. Stil ve üslup, doğru ve uyumlu şekilde bir araya getirildiğinde okuyucunun zihninde ve kalbinde iz bırakan, etkisi güçlü metinler ortaya çıkıyor. Stili ve üslubu bilinçli şekilde bir araya getirmek için ilk adım olarak hedefi net bir şekilde belirlemek gerekiyor.
Yazıyı yazma nedeniniz nedir? Amacınız kullanım kılavuzu gibi sadece bilgi vermek mi, bir pazarlama metniyle ikna etmek mi, yoksa bir hikaye anlatarak eğlendirmek mi? Üslubun temelini atabilmek için bu sorulara doğru yanıtlar vermek büyük önem taşıyor. Akademisyenlere yönelik metin yazarken kullanılan terminoloji ve resmi dil başka bir hava yaratırken, gençlere yönelik metinde dinamik ve samimi ifadeler tercih edilebiliyor. Potansiyel müşterilere güven veren, fayda odaklı üslupla seslenmek gerekiyor.
Hedef kitlenin dil alışkanlıklarını bilmek sözcük seçiminden cümle yapısına kadar metnin iskeletini belirlemeye yarıyor. Özellikle kurumsal dünyada, markaların kendilerine has ve tutarlı yazı stillerine sahip olması tavsiye ediliyor. Marka stili, marka kimliğinin bir parçası olarak hedef kitle, amaç ve koşullara uygun olarak değişik üsluplarla zenginleştirilebiliyor. Kampanya duyurusunda coşkulu bir üslup seçen marka, özür metninde son derece empatik üsluba başvurabiliyor.